"Salon davetlilerle dolmuştu. Gelin ve güvey cazın çalmaya başladığı düğün marşıyla beraber içeriye girdiler. Feyza bu anı bir rüya, bir rüyadan da başka, kendisine ait olmayan, içinde yaşadığına inanmadığı, renkli, ışıklı bir alem olarak algılamıştı. Geniş salonun etrafını çeviren masalardan yüzlerce çift göz kendilerine bakıyor, yüzlerce çift el onları alkış tufanına boğuyordu."Yenilenmiş 1 Baskı
Birinci kırk hadis ve mealleri yazarı Hasan Basri Çantay (Balıkesirli) olup 1955 ilk baskıdır. Hz.Muhammed (sas) ait kırk hadisin mealleri (açıklamaları) yer alan kitap.
Şarkılar ve Türküler, Ayhan Yabaş'ın derlediği kitabın içinde 135 şarkı sözü mevcuttur.Zeki Müren'in kapak olduğu eser 1961 basımı olup 80 sayfadır. Kapakta yırtılma mevcut genel olarak yorgun bir kitap.
Çevirisi Rahşan Ecevit tarafından yapılan eserde.Ernenek, uyku torbasından başını doğrulturken ilk aklına gelenler fokyağı lambasnın arkasında çürüyerek yumuşamakta olan balık ve et yığını olurdu. Fakat bugüm öyle olmadı. Bugün küçük buz kulübesinin bir köşesinde kocasının ayı postları üzerine eğilmiş Norrak'ı görünce midesinin arzularına kulak kabartmaya vakit kalmadan bir karar verdi. Kitabın arka kapağında yırtılma söz konusu okunmasında sorun yok.
Namık Kemal, Ernest Renan'ın İslamiyet'in bilime, kültüre, eğitime, felsefeye, ilerleme ve gelişmeye engel olduğu yolunda tam bir Oryantalist tavrıyla verdiği bir konferansa cevap olmak üzere Renan Müdafaanamesi adında bir kitapçık yazdı. Bu eser, İstanbul'da Mahmut Bey Matbaası'nda 1326 (1910) yılında 56 sayfalık bir eser olarak basıldı. Namık Kemal bu eseri, âdeta bir ibadet ruhuyla yazmış. Kaynaklardan yararlanarak değil; tamamen mevcut bilgi birikimiyle yazmış. Ayrıca Renan'ı kendi sözleriyle çelişkilerini ortaya koymaya çalışmış. Namık Kemal, bu eseriyle ilgili olarak Renan için: "Onu gönlümün istediği gibi tepeliyorum!" der. Daha sonraları eser, Ord. Prof. Dr. M. Fuad Köprülü tarafından Ankara'da 1962 yılında yeni Türk harflerine aktarılarak ve sonuna "Lügatler" eklenerek Güven Matbaası'nda yayınlandı. 1962 İlk baskı Kitabın arka kapağı yorgun.
Konya Turizm Derneği 1965 Yayınıdır.Mevlana Güldestesi kısa özet ben aşk ateşi isterim, kalbinde ateşi uyandırmaya çalış. Ruhunda aşk ateşini parıldat, fikir ve sözlerini onunla yak. Aşığın kıblesi, Hak’tır. Felsefi aklın kıblesi, hayal. Dünya düşkünlerinin kıblesi, para; şekle tapanların, taş yontulardır. Gönül sahiplerinin kıblesi iyilik ve lütuf, görünüşe tapanlarınki dilberlerin yüzüdür. Halk içinde ayna gibiyim, herkes bakar, güzel çirkin ne görürse kendini görür.
On iki destansı hikâye ve bir önsözden oluşur. İçerdiği hikâyeler tarih boyunca dilden dile, anlatıcıdan anlatıcıya aktarılan birer sözlü gelenek ürünüdür. Hikâyeler kulaktan kulağa aktarıldığından dolayı gerçek hâlinin dışına çıkmıştır. XV. yüzyılın ikinci yarısında yazıya geçirildiği tahmin edilir.Oğuzların yaşam biçimlerinden, ekonomisine, inançlarından, giyinişlerine, beslenmelerinden içinde yaşadıkları doğaya kadar pek çok konuda bilgi sağlayan bir kaynaktır. Kitap özellikle dış kabı noktasında yorgundur.
Tarihsel dram ve cumhuriyet dönemi Türk tiyatrosunda tarihsel dram modelleri (3. cilt) Devlet tiyatroları iç eğitim dizisi No:A-32 Hülya Nutku'nun sadece 650 adet basılmış eğitim notlarıdır.
Ömer Seyfettin dizisinin dokuzuncu kitabı olan “Dalga / Tarih ezelî bir tekerrürdür”de, yedihikaye bulunmaktadır. Tarih ezelî bir tekerrürdür’de, imparatorluğun son yıllarındaki yaşantısından, özellikle “tatlısu Frengi” çevrelerinden ilginç tipler başarılı kesitler hâlinde sunulmuştur.Ayrıca İttihatçıların muhalifler karşısındaki tahammülsüz tavırları vekarıştıkları ihtikârı eleştirir. İlimdenanlamadığı hâlde, bol bol işkembeden atan ve bu görüşlerinde inat eden biriniİnat’ta tasvir eder. Kitap yorgun 1958 baskısı olup 2.baskıdır.
Bu eser, 1955 yılında ilk kez Yeni Sabah Gazetesi'nde yayınlanan tefrikası esas alınarak yayına hazırlanmıştır.Merhabalar Cumhuriyet Dönemi Edebiyatımızın en iyi yazarlarından olan Reşat Nuri Güntekin’in Kan Davası eseri Anadolu yaşamlarını kaleme almıştır.Dili diğer eserleri gibi gayet başarılı ancak kurgusu biraz sıkıcı gelebilir.Konu olarak ise : Ömer’in isminde bir öğretmenin iki düşman köy arasında öğretmenliğini icra etmeye çalışırken yaşanan olaylar anlatılıyor.Aşağı Sazan ve Yukarı Sazan köyleri birbirine kan davalıdırlar.Bu iki köyünde sahiplenmediği bir grup çocuk vardır ve bunlar dağda eşkıyalık yapmaktadırlar.Öğretmen Ömer’de bu çocuklara yardımcı olarak eğitim vererek düzgün bireyler olması için çabalar anlatılıyor.Kitapta beğendiğim tek şey : yazım hatalarının ve noktalama işaretlerinin bolca bulunmasıydı.En beğendiğim özellik ise Öğretmenlerin çocuklara kol kanat gelmesiydi.Eserin birinci baskısıdır.
Genç ve güzel bir kızın hayatını çocukluk,ilk gençlik ve evlilik çağı olarak üç bölümde işleyen yazarın çok akıcı bir dille kaleme aldığı önemli eseridir.
Güler, kendi inanılmaz öyküsüyle karşımızdayken, aslında çok yakın dostu o iki genç kadını bize anlatıyor.İkisini de çok seviyor. Oysa Demet ve Selin birbirlerinden nefret ediyor. Çünkü onlar, tanışmasalar da birbirleri için nefret edilesi kişiler... Belki tanışsalardı, çok iyi birer arkadaş olabilirlerdi. Ama aralarında bir erkek var aşk geldiğinde, her şeyi bırakıp doludizgin gitmek mi gerek? Yoksa kendinle hesaplaşıp, kalmak mı durduğun yerde? Peki o zaman o yaşanılan, aşk mı? Bizim kahramanlarımız masum... Onlar masumsa kim suçlu? Aşk mı? "... madem karısına bu kadar düşkündü, neden bir başkasına aşık oldu? Madem o kadın duyacak diye bu kadar endişeleniyor demek ki onu önemsiyor, bu da sevgi demektir. Birisini severken bir başka kişiye aşık olunur mu? Acaba beni sevmiyor da yalnızca basit ve geçici bir heyecan mı duyuyor? Heyecanı aşkla mı karıştırıyoruz? Nasıl anlayacağız peki duyduğumuz şeyin gerçek aşk olup olmadığını? Yoksa aşk bu mu yalnızca? Geçici bir heyecan..." Kitabın ilk basımıdır.
Vatan Şairi Mehmet Akif Ersoy tarafından tercüme ve tefsiredilen eseri toplayıp düzenleyen Ömer Rıza Doğrul dur.1944 ilk basımdır.
Büyük üstad Necip Fazıl Kısakürek'in dört tiyatro eserinin birlikte basıldığı eserdir. 1.Baskıdır.
Âşıkpaşaoğlu Tarihi'ni hazırlayan Hüseyin Nihal Atsız'ın ifadesiyle, “dil ve üslûp bakımından Dede Korkut Kitabı'nı aratmayan” bu metin; Osmanlı Hanedanı'nın Fatih Sultan Mehmed Han'a kadarki yedi hükümdarının dönemini kapsıyor. Bunun dışında, Âşıkpaşaoğlu'nun Oğuz Kağan'a kadar şeceresini verdiği Ertuğrul Gazi ve diğer kudretli beylerle birlikte Kayı boyunun Anadolu'ya gelişi ve burada yurt tutuşu da fevkalade ayrıntılarla anlatılıyor. Âşıkpaşaoğlu, sadece padişahların katıldığı savaşları değil, dönemin insan ilişkilerini, şehirlerin sosyal dokularını, padişahların ilim adamlarına yaklaşımını, savaşlarda izlenen usûl ve teamülleri de canlı bir dil kullanarak aktarıyor. Âşıkpaşaoğlu Tarihi; beğlerin ve paşaların akçeli işlerle zor imtihanına da yer vererek, gaza ruhuyla hareket eden bir kitlenin bünyesinde boy vermeye başlayan aksaklıklara işaret etmesi bakımından da büyük bir önem taşıyor.
Faruk Nafiz Çamlıbel, Türkçe’nin ustasıdır. Milli Edebiyat akımı içinde Beş Hececiler adıyla anılan şair grubundandır. Hece ve aruz vezniyle yazdığı şiirlerinde kullandığı Türkçe çok sade, temiz ve ahenklidir. Onun şiirlerinde aşk, memleket, hüzün ve hamaset başlıca temalardır. Anadolu insanının hayatını, sıkıntılarını, mütevazılığını, yoksulluğunu anlatmayı amaç edinen Çamlıbel, batılı anlayışa endeksli İstanbul merkezli sanat ortamını da eleştirmiştir.Han Duvarları en önemli eserlerindendir. 2.Baskıdır.
Faruk Nafiz Çamlıbel, Türkçe’nin ustasıdır. Milli Edebiyat akımı içinde Beş Hececiler adıyla anılan şair grubundandır. Hece ve aruz vezniyle yazdığı şiirlerinde kullandığı Türkçe çok sade, temiz ve ahenklidir. Onun şiirlerinde aşk, memleket, hüzün ve hamaset başlıca temalardır. Anadolu insanının hayatını, sıkıntılarını, mütevazılığını, yoksulluğunu anlatmayı amaç edinen Çamlıbel, batılı anlayışa endeksli İstanbul merkezli sanat ortamını da eleştirmiştir.Han Duvarları en önemli eserlerindendir. 1.Baskıdır.
Yenikapı Mevlevihanesi, Mehmet Ziya tarafından kaleme alınmıştır. Eser Yavuz Senemoğlu editörlüğünde hazırlanmıştır. Kitap 1975 yılında Tercüman yayınları tarafından yayınlanmıştır. Yenikapı Mevlevihanesi adlı eser Türkçe dilindedir.
Sualli- Cevaplı Kuduri-i Şerif Tercümesi, İbadat,yani temizlik,namaz,oruç zekat ve hac mesailine müteallik iki bine yakın mesaili fıkhiyyeyi-sualli ve cevaplı-olarak ihtiva etmektedir.Tertip eden Es-Seyyid Eş-şeyh EL-Hac Muhammed Muzaffer Özak Aşkiyyül-Cerrahi Halveti. Eser 1958 basımıdır. 1.Baskı olan kitap yorgundur.
Yeni Nimetül İslam, İman ve ibadetten ahlak ve fazileti islamiyeden bahseden din kitabıdır. Tanzim ve tertip eden Vezneciler camiiİ imam ve hatibi Vaiz Elhac Muzaffer Özak'dır. Birinci baskıdır.
Mecmau-l-Adab, Mümin olan kulların dünyevi ve uhrevi ibadat,taat,muamelat ve dualarına dair mesail hakkındaki adabi muhtevidir. Tertip eden Elhac Muzaffer Özak. Baskı 1 baskı olup basım yılı 1958'dir.
Divan-i Kebir'den Seçme Şiirler - Mevlana - Mf. V - 1959 247. sayı. Çeviren: Mithat Bahari BEYTUR
Mustafa Kemal Atatürk'ün yazdığı Nutuk Latin Harfleriyle, İlk Tek Cilt Halk Baskısı 01.01.1938 Baskısı
Büyük Mızraklı İlmühal, iman,itikad,ibadet ve ahkamı şeriyye ve ahlaki islamiyeden bahseden din kitabıdır.Düzenleyen Elhac Muzaffer Özak Basım 1963 1.Baskıdır.
Şevahidün-Nübüvve tercümesi Mevlana Abdurrahman Cami hazretleri tarafından toplanmış olan delail ve mucizatı nebeviye muhtevidir. Tertip eden Elhac Muzaffer Özak'dır. 1.Baskı olup basım yılı 1958'dir. Kitap yorgundur.
Yeni Türkiye Coğrafya Kitabı Safvet Beyin Külliyatından 1923 Baskısı Resimli Galatasaray Lisesi müfredatından.
On iki destansı hikâye ve bir önsözden oluşur. İçerdiği hikâyeler tarih boyunca dilden dile, anlatıcıdan anlatıcıya aktarılan birer sözlü gelenek ürünüdür. Hikâyeler kulaktan kulağa aktarıldığından dolayı gerçek hâlinin dışına çıkmıştır. XV. yüzyılın ikinci yarısında yazıya geçirildiği tahmin edilir.Oğuzların yaşam biçimlerinden, ekonomisine, inançlarından, giyinişlerine, beslenmelerinden içinde yaşadıkları doğaya kadar pek çok konuda bilgi sağlayan bir kaynaktır.
64 adet ürün bulunmuştur.